fbpx

Hemoroid (Basur) Nedir?

Treatment Name

Hemoroid ( Basur )

Doctor Name

Prof. Dr. Hakan T. Yanar

Makat bölgesindeki doğuştan var olan damar ağlarının ve damardan zengin yastıkçıkların şişmesi, büyümesi, sarkması ve kanamaya yol açmasına hemoroid (basur, mayasıl) hastalığı denmektedir. Genç erişkin dediğimiz 20-40 yaş grubunda her dört kişiden birinde bu hastalığa rastlanmaktadır. 45-65 yaş grubunda ise sıklık daha da artmaktadır. 

İçindekiler

Hemoroid (Basur) Hastalığı Nedir?
Hemoroid (Basur) Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Hemoroid (Basur) Hastalığı Nedenleri Nelerdir?
Hemoroid (Basur) Hastalığı Kansere yol açabilir mi?
Hemoroid (Basur) Hastalığı Çeşitleri Nelerdir?
Hemoroid (Basur) Hastalığı Tanısı Nasıl Konulur?
Hemoroid (Basur) Hastalığı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Hemoroid (Basur) Hastalığı Nedir?

Hemoroid hastalığı, genellikle “basur” olarak da bilinir, anüs veya rektumun alt kısmındaki damarların şişmesiyle karakterize edilen bir sağlık durumudur. Bu durum, damarların iltihaplanması ve genişlemesiyle meydana gelir.

Hemoroid (Basur) hastalığının nedenleri nelerdir?

Hemoroidler, birçok kişiyi etkileyen yaygın ve sık sık rahatsız edici bir durumdur. Hemoroidler, rektum ve anüs içindeki kan damarlarının şişmesi ve iltihaplanması sonucu ortaya çıkar. Hemoroidlerin tam olarak neden olduğu kişiden kişiye değişebilir, ancak hemoroidlerin gelişimine katkıda bulunan birkaç faktör bulunmaktadır. Bu yazıda, hemoroidlerin ana nedenlerini keşfedeceğiz.

  1. Dışkılama Sırasında Zorlanma
    Hemoroidlerin en yaygın nedenlerinden biri dışkılama sırasında aşırı zorlanmadır. Bu, kabızlık, ishal veya sadece fazla bastırma alışkanlığı nedeniyle olabilir. Zorlanma, rektal bölgedeki damarlara baskıyı artırarak hemoroid oluşumuna yol açar.
  2. Kronik Kabızlık
    Kronik kabızlık, hemoroidler için önemli bir risk faktörüdür. Kabız olduğunuzda genellikle dışkı geçerken daha fazla baskı uygularsınız, bu da zaman içinde hemoroid gelişimine neden olabilir. Lif yetersizliği ve yetersiz sıvı alımı kronik kabızlığa katkıda bulunabilir.
  3. Hamilelik
    Hamile kadınlar, pelvik bölgedeki artan baskı nedeniyle hemoroid geliştirme riski daha yüksektir. Hamilelik sırasında hormonal değişiklikler, rektal bölgedeki damarları etkileyebilir ve bu da hemoroidlerin daha olası olmasına neden olabilir. Neyse ki, hamilelikle ilişkili hemoroidler genellikle doğumdan sonra iyileşir.
  4. Obezite
    Vücut ağırlığını fazla taşıma, özellikle karın bölgesinde fazla kilo taşımak, hemoroid gelişimine katkıda bulunabilir. Obezite, karın baskısını artırır, bu da rektal ve anal bölgedeki kan damarlarına ekstra baskı yapar.
  5. Uzun Süre Oturma veya Ayakta Durma
    Sedanter bir yaşam tarzı, uzun süre oturarak veya ayakta durarak hemoroidlere yol açabilir. Uzun süre oturmak, rektal bölgedeki kan akışını azaltabilirken, uzun süre ayakta durmak alt rektal damarlarda kan birikmesine neden olabilir, bu da hemoroid riskini artırır.
  6. Yaşlanma
    Yaşlandıkça, rektal ve anal bölgedeki dokular zayıflayabilir, bu da hemoroid gelişimine daha duyarlı hale getirebilir. Ayrıca, kan damarlarının destekleyici yapıları zamanla bozulabilir.
  7. Genetik Faktörler
    Hemoroidlerin genetik bir bileşeni olabilir. Eğer ebeveynleriniz veya yakın akrabalarınızda hemoroid öyküsü varsa, hemoroid geliştirme riskiniz daha yüksek olabilir.
  8. Diğer Faktörler
    Hemoroidlere katkıda bulunan diğer faktörler arasında düşük lifli bir diyet, ağır kaldırma ve kronik öksürük gibi intra-abdominal baskıyı artırabilen durumlar yer alır.

Sonuç olarak, hemoroidler birçok faktörün birleşimi sonucunda ortaya çıkabilir. En yaygın suçlu, dışkılama sırasında zorlanma ve kronik kabızlıktır. Hemoroid oluşum riskini azaltmak için yüksek lifli bir diyet ve uygun sıvı alımı dahil olmak üzere sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek önemlidir. Eğer sürekli veya şiddetli semptomlar yaşıyorsanız, bir sağlık profesyoneli ile görüşerek yönlendirme ve tedavi seçenekleri hakkında bilgi almalısınız.

Hemoroid hastalığının belirtileri nelerdir?

Makat bölgesinde ağrılı ya da ağrısız şişlik, akıntı, dışkılama esnasında ya da sonrasında damla damla açık kırmızı renkli kanama ve kaşıntı görülebilir. İç hemoroidler genellikle ağrısız iken, dış hemoroidlerde pıhtı birikip (tromboze olma) ani olarak şişme sonrası şiddetli ağrı görülebilir. Meme tarzı dışarı sarkan mukozanın anodermi (anal bölgedeki cilt) ıslatması, dışkının dışarı taşması sonrası makatta tahriş ve kaşıntıya, çamaşırda kirlenmeye yol açabilir. Kanama ile şiddetli ağrı olması ve dışkılamadan sonra ağrının uzun süre devam etmesi durumunda anal fissürden (makat çatlağı) şüphelenmek gerekmektedir.

Hemoroid hastalığı kansere yol açabilir mi?

Kesin bir şekilde hayır diyebiliriz. Farklı doku tipi ve mekanizmalarla geliştiği için hemoroidlerin kansere dönüşmesi mümkün değildir. Ancak bu konuda dikkat edilmesi ve asla ihmal edilmemesi gereken bağırsak kanseri ile hemoroid hastalığının bulgularının birbiriyle karışabilmekte ve bazen birlikte görülebilmektedir. Bu durum ne yazık ki hastalarda kolon ve rektum kanserinin erken tanısında gecikmeye yol açabilmekte sonuçta makatın iptal edilerek büyük tuvaletin torba ile dışarı alınmasına (kalıcı kolostomi) kadar gidebilmektedir. Dışkılama alışkanlığında en küçük bir değişiklikte genel cerrahi uzmanına başvurulmalıdır. Bu nedenle hemoroid tanısı konulduğunda ayaküstü yöntemlerle tedavi geçiştirilmemeli, makattan kanamanın nedeni kesin olarak ortaya konulmalı, mutlak suretle kalın bağırsak ve rektum tümörü dışlanmalı daha sonra hemoroid tedavisi uygulanmalıdır.

Hemoroid hastalığı tanısı nasıl konmaktadır?

Makat bölgesinde herhangi bir şişlik olup olmadığını kontrol edilerek dış hemoroid tespiti yapılabilir. Sonrasında ise rektal muayene yapılarak kanamaya yol açan kanser hastalığı dışlanabilir. Eğer iç hemoroid söz konusuysa ailede kolon yada rektum kanseri hikayesi olanlarda rektoskopi ile daha net bir şekilde makat bölgesi incelenebilir. Dışkılama sırasında ve sonrasında devam eden ağrı genellikle anal fissür (makat çatlağı) hastalığında görülmektedir.

Hemoroid hastalığının modern güncel tedavisi nasıl yapılmaktadır?

Başarılı tedavi için öncelikle diğer kanama yapan nedenler (makat çatlağı (anal fissür), makat sarkması (prolapsus) ile birlikte veya tek başına anal inkontinans (dışkı kaçırma), rektum ve bağırsak kanseri gibi dışlanmalı hastalığın doğru evrelemesi yapılmalıdır.

Hemoroid hastalığı ameliyatsız veya ameliyatlı olarak tedavi edilebilir. Evre 1 de uygulanan ameliyatsız yöntemde dışkılama alışkanlığının düzeltilmesi, diyetin düzenlenmesi (bol sebze ve meyveden oluşan yüksek posalı diyet, bol su içme, kafeinli ve salçalı yiyeceklerin azaltılması), 38-40 dereceye kadar ısıtılan suda oturma banyoları, ağızdan alınan lenf ve kan dolaşımını düzeltebilen bazı ilaçlar ve makat çevresine uygulanan krem ve fitiller yer almaktadır. Evre 2 ve 3 te ise laser, bağlama yöntemi (lastik band ligasyon), doppler ile hemoroidal arter ligasyonu (bağlanması), kurutucu madde uygulanması (skleroterapi), infrared koagulasyon gibi yöntemlerle yatışa gerek kalmadan ayaktan, kısa sürede, kolay ve hızlı şekilde yüksek başarı oranları ile tedavi uygulanmaktadır. Bantlama girişimi yöntemi uygun olmayan teknikle ve deneyimsiz kişiler tarafından yapıldığı takdirde şiddetli ağrılara sebep olabilir. Bu nedenle bu yöntemin tecrübeli doktorlar tarafından yapılması gerekir. Genelde hastanede yatmayı gerektirmeyen Laser uygulama ile sıfır mukoza hasarı, işlem sonrası çok az ağrı, erken dönem iş başı sağlanabilmesi nedeniyle yüksek hasta konforu nedeniyle son dönemlerde sıklıkla uyguladığımız yöntemlerin başında yer almaktadır. Evre 4 te ise cerrahi girişimler kaçınılmaz olmakta hemoroidlerin cerrahi olarak çıkarılması gerekmektedir.

Hemoroidal (Basur) hastalığın çeşitleri nelerdir?


Hemoroid (Basur) hastalığı, genellikle iki ana kategoriye ayrılır: İç Hemoroidler ve Dış Hemoroidler. Bu iki tür, oluşum yerlerine göre sınıflandırılır ve her birinin kendine özgü belirtileri vardır.

İç Hemoroidler: İç hemoroidler, rektumun içinde gelişir ve başlangıçta genellikle ağrısızdır. Bunlar, dışkılama sırasında kanamanın en yaygın nedenidir. İç hemoroidler dört evreye ayrılır:

  • Birinci Evre: İç hemoroidler henüz dışarı sarkmamıştır.
  • İkinci Evre: Bu evrede hemoroidler dışkılama sırasında dışarı çıkar ve sonra kendiliğinden içeri girer.
  • Üçüncü Evre: Hemoroidler dışkılama sırasında dışarı çıkar ve elle içeri itilmeleri gerekir.
  • Dördüncü Evre: Hemoroidler sürekli dışarıda kalır ve elle içeri itilemez.

Dış Hemoroidler: Anüsün etrafında gelişen dış hemoroidler, genellikle ağrılıdır çünkü bu bölge ağrıyı hissetmek için daha fazla sinire sahiptir. Dış hemoroidler, şişme, kaşıntı ve ağrıya neden olabilir. Ayrıca, pıhtılaşmış (tromboze) hemoroidler olarak da bilinirler, bu durumda ağrı daha şiddetli olabilir.