fbpx
Travma

Mehmet Kurtoğlu, Kemal Dolay, Burçin Karamustafaoğlu, Hakan Yanar, Muharrem Kuzkaya

Ulus Travma Acil Cerrahi Derg. 2009; 15(5): 448-452

Amaç: Anjiyografi, şüpheli bulguların varlığında “altın standart” tanı yöntemidir; ancak, pahalı, uzun süren ve invaziv bir yöntemdir. Bu çalışmada, gereksiz anjiyografi sayısını azaltmak amacıyla, hızlı ve kolay uygulanabilir bir yöntem olan ayak bilek basınç indeksinin (ABİ) şüpheli periferik arter yaralanmalarının tanısındaki rolü araştırıldı.

Gereç ve Yöntem: Periferik arter yaralanması şüphesi olan 1772 hastanın verileri prospektif olarak incelendi. Fiziksel incelemede arter yaralanmasının kesin bulguları saptanan 283 (%16) hastaya acil cerrahi girişim uygulandı. Şüpheli bulguları olan 1489 (%84) hastanın ABİ hesaplandı. ABİ ≥1 olan hastalar konservatif takip edilirken, ABİ <1 olan hastalara dupleks USG ve/veya anjiyografi yapıldı. Arteriyel yaralanma saptanan hastalar ameliyata alındı.

Bulgular: Şüpheli bulguları olan 1489 hastadan ABİ ≥1 olan 1343 (%90) hastanın 7’sinde (%0,5) takip sırasında erken dönemde arter yaralanması saptanarak cerrahi girişim uygulandı, morbidite gözlenmedi. ABİ <1 olan 146 (%10) hastanın 39’unda (%26,7) arter yaralanması saptandı. Şüpheli periferik arter yaralanmasında 1’in altındaki ABİ duyarlılığı %84,8; özgünlüğü %92,6; pozitif kestirim gücü %26,7; negatif kestirim gücü %99,5; tanı değeri %92,3 idi.

Sonuç: Periferik arteriyel yaralanmaya ait şüpheli bulguların varlığında, ABİ ≥1 saptanması arteriyel yaralanmayı %99,5 oranında dışlar ve hastaların %90’ında ek tetkik yapılmasını önler. Bu hastalarda, ileri tetkiklere geçilmeden önce ABİ tercih edilecek ilk tanı yöntemi olmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Ayak bilek indeksi, ekstremite travması, periferik arter yaralanması

Prof.Dr. Hakan Yanar 1971 yılında Denizli’ de doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Denizli’ de tamamlamasını takiben 1988’de İstanbul Tıp Fakültesini kazandı. Cerrahi intörnlüğünü University of Colorado Health Science Center, Denver Colorado’ da tamamladı. Mecburi hizmetini 1995-1996 yılları arasında Isparta’da, askerlik hizmetini Nisan 2000’de Tunceli’ de yerine getirdi. 1996 yılında İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda başladığı Genel Cerrahi ihtisasını “Kolon anastomozlarında skar dokusu oluşumu ve latirojen ilaçların etkisi” isimli tez ile Haziran 2001’ de tamamladı. Şubat 2006-Şubat 2007 arasında University of Southern California Medical Center, Department of General Surgery, Los Angeles, ABD’ de çalıştı. Primer cerrahi ilgi alanı gastrointestinal hastalıklar, mide, kolon ve rektum kanseri başta olmak onkolojik cerrahi olguların laparoskopik tedavisi üzerine odaklanmıştır. “Robotik Cerrahi” ve “Cytoreductive surgery (CRS) and Hypertermic intraperitoneal chemotherapy (HIPEC) in Peritoneal Surface Malignancy” sertifikalarına sahiptir. Türk Cerrahi Derneği, Hepato-Pankreato-Bilier Cerrahi Derneği, İstanbul Tabib Odası üyesi, Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneği ile Ulusal Endoskopik Laparoskopik Cerrahi Derneği yönetim kurulu üyesidir. Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Dergisi’nde yardımcı editörlük, European Society of Trauma and Emergency Surgery (ESTES) Emergency Section’ da Chairman ve Türkiye delegeliği görevlerini yerine getirmektedir. Elli uluslararası, 20 ulusal çalışmasıhakemli dergilerde yayınlanmıştır. İki uluslararası, on ulusal kitap bölümü bulunmaktadır. Çok sayıda sözlü ve poster sunumu, yurt içi ve yurt dışı panel ve sempozyum konuşmaları gerçekleştirmiştir. İki uluslararası, çok sayıda ulusal kitap bölümü yazımı ve çevirisi bulunmaktadır. Ekim 2008’ de Doçent, Mart 2014′te profesör ünvanını alan Prof.Dr. Hakan Yanar İngilizce bilmektedir. Evli, bir kız ve bir erkek çocuk babasıdır.

03 Şub, 2001

Özofagus Yaralanmaları

Özofagus yaralanmaları son yıllardaki antibiyotik ve cerrahi tekniklerdeki gelişme, monitörizasyon, solunum ve beslenme desteğinde artışa rağmen hala mortalitesi yüksek bir klinik tablodur.

Devamını Oku